El ve ayak yanması, genellikle yetişkinlerde görülen ve geçici sürelerle devam eden bir durumdur. Günlük hayatta sıklıkla karşılaşılan bu durum, kimyasal madde alerjisi olan kişilerde ve koşucularda daha yaygın olarak gözlemlenmektedir. Bu tür yanmaların altında yatan nedenleri anlamak önemlidir. Geçici el ve ayak yanmaları, alerjik bir hastalığın sonucu olabilmekte ve kişinin alerji durumu ile alt nedenlerin çözümlenmesi gerekmektedir. El ve ayak yanması genellikle geceleri daha da kötüleşir ve uyumayı zorlaştırabilir. Bu durum, kişinin fiziksel faaliyetlerini bile olumsuz etkileyebilir.

El ve ayak yanması, 50 yaş ve üzeri kişilerde olma olasılığı daha yüksek olan bir durumdur. Ancak 50 yaşın altındaki bireylerde de geçici ya da kalıcı olabilir. Bu yanma hissi, sinir bozukluklarından kaynaklanabileceği gibi, ağrılı karıncalanma ve yanma hissi ile birlikte daha yoğun olarak hissedilebilir.

El ve ayak yanmasını hafifletecek yöntemler aramak önemlidir. Bu yöntemlerin belirlenmesi, yanmanın nedenlerinin net bir şekilde bilinmesine bağlıdır. Naylon çorap giymemek, uzun süreli ayakkabı giymekten kaçınmak ve ayakların havalandırılması önemli adımlardır. Ayrıca, el ve ayak yanması olduğunda sık sık ılık duş almak, yatmadan önce ayakları yıkamak ve iyice kurutmak da faydalıdır. Bu tür önlemler yanma hissini bir nebze de olsa hafifletebilir. Yoğurt suyu tüketimi de el ve ayak yanmasını önlemenin yolları arasında yer almaktadır.

El ve ayak yanması, geçici bir problem olabileceği gibi, bazen ciddi bir hastalığın habercisi de olabilir. Örneğin, şeker hastalığında el ve ayak yanması bir belirti olarak ortaya çıkabilir. Bu nedenle, geçici olmayan el ve ayak yanmaları durumunda uzman bir doktora başvurmak gerekmektedir.